Celikkan, 

Bu videoda dünyanın en iyi satranç oyuncusu Kasparov'un "Deep Blue" isimli bilgisayara yenilmesi anlatılıyor. Tasarlanan tasarlayandan nasıl zeki tezini çürütüyor sanırsam bu.
Ayrıca machine learning alanında yapılan çalışmalar da daha zeki olacağını gösteriyor gibi... .

Özetle anlatmaya çalışayım. Detaylı olmasa da bir şeyler aklınızda canlanır inşallah.

• Önümüzde açılmış bir Mozilla Firefox uygulaması olduğunu düşünelim.

• Ulaşmak istediğimiz bir web sitesi olduğunu düşünelim. Dolayısıyla bu web sitesinin üzerinde çalışacağı bir server olması gerekiyor. Bu server da uzak bir veri merkezinde olsun.

Şimdi şunu yapmaya çalışacağız, Firefox üzerinden sitenin üzerinde çalıştığı server'a gideceğiz ve bu serverdan web sayfasını alacağız. Bu web sayfasını server'dan talep etmek için, ve server'ın web sayfasını bize gönderebilmesi için network üzerinden haberleşmemiz gerekecek. Network dediğimiz şeyi basitçe internet kablosu olarak düşünebiliriz. Biz web sayfasını talep ettiğimiz zaman, bu talep bilgisayardan network kablosuna geçer ve internet üzerinden ağı takip ederek serverın olduğu yere ulaşır. Server'ın kablosundan server'a ulaştığı zaman server gelen talebe bakarak istenilen web sayfasını yine aynı mantıkla bizim Firefox uygulamasına gönderir. Yani kablodan sayfayı gönderir, bu sayfa ağdan geçerek, Firefox uygulamasına gelir.

Yani olay 3 kısımdan oluşuyor. Firefox çalışan benim bilgisayarım, talep ve cevapların üzerinde aktığı network ve web sayfasının üzerinde çalıştığı server.
Şimdi bizim Socket burada neresi?
Socket dediğimiz şey server ve Firefox bağlantılarının network'e geçtiği yerdir. Firefox ve Web Server'ı bir ev olarak düşünelim, network'ü de bu evler arasındaki yol olarak kabul edersek:Socket dediğimiz şey de bu evlerin kapısı oluyor. Yani taleplerin Firefox'tan network'e geçtiği yer.

Umarım anlatabilmişimdir.
Kolay gelsin.

Detaylarını çok bilmiyorum, ama hangi şartı sağlarsan sağla, konsolosluk tipini sevmezse vizeni onaylamıyor. O konuda dikkatli ol. Mülakattaki tavırların önemli. Tabi bide isminin falan aranan bir teroristle eşleşmemesi falan lazım. O şekilde kalan bir arkadaşım olmuştu.

Burada eminim ki,
eğitim sistemi, adalet sistemi, sağlık sistemi vs vs bir sürü sey yazılmıştır zaten.
Bencede bunların değişmesi lazım ama asıl değişmesi gereken bunların sistemi değil, bu sistemin parçası olan biz vatandaşlar değişmeliyiz. Zihniyetimizi değiştirmeliyiz.

Tembellik ve işi ehline vermeme en büyük sorunlarımızdan bir kaçı. Torpilin referans maskesi altına saklandığı bir ülkede malesef işi ehline verme olayını çok da başaramıyoz. İşi ehline verme olayının ve tembellik meselesinin değişti bir Türkiye'de, eminim ki diğer sistemler kendiliğinden değişecektir. Bu konuda çok şey yazılabilir, ama sadece yazılır. O yüzden bitireyim burda.
Hayırlısı olsun hakkımızda... .

Kardeşim özellikle ubuntu kurmuycaksan,
Mint tavsiye ederim sana. Burdan kurabilirsin forum.linuxmint.net.tr/index.php? Topic=...

Özellikle ubuntu kuracaksan, zaten sitesinden kurmaya çalışmışındır, oraya yönlendirmiycem seni. Ne hatayla karşılaşıyosun onu söyle, elimizden geldiği kadar bakalım.
Birde 8.01 yazmışın 14.10 çıkıcak nerdeyse, neden özellikle 8.01??

Yazılım mühendisliği derken, yazılım mühendisliği ile programlamayı ya da bilgisayar mühendisliğini karıştırmadığınızı umuyorum. Karıştırıyorsanız eğer yazılım mühendisliği daha çok, yazılımın mimarisini belirleme, hazırlama, diagram çizme vs vs gibi programlamanın en gıcık(bana göre ve birçok mühendiste öle düşünüyodur) ve sıkıcı kısmıdır. Zevkli olan kısmı programlamadır, yani bilgisayar mühendisliği.

Bu ayrımı yaptıktan sonra girizgah olarak direk şunu söyleyebilirim: bilgisayar biliminden sıkılacağını düşünüyosan başka bir meslek yapamazsın. Bilgisayar bilimi sıkıcıysa diger mesleklerin hepsi ondan 10 kat daha sıkıcı gelecektir sana. Sürekli kendini yenileyen ve üzerine kat ve kat koyan başka bir bilim yoktur dünyada. Zaten kısacık tarihine bakarsan bunu anlarsın. Tost makinesinde bile bilgisayar bilimi var: bu şaka değildi, zira üzerinde linux çalıştıran tost makineleri var piyasada. Neyse oraya girmeyim ayrı bi dünya. Özetle bu işi bi kere sevmişsen sıkalabileceğini düşünmem, tam tersi hergün isyan edersin yeni yeni çıkan şeyleri görerek. "vay arkadaş yine yeni bişi bulmuşlar" vs vs gibi cümleleri çok kurarsın. Sürekli büyüyen ve büyürkende büyümesi sürekli hızlanan bir bilimdir.

Az çok bu dünya ya girdiysen eğer, ayrı bi hayat ayrı bi gezegen olduğunu farketmişindir. Networkten bir harfin gönderilişini bile gözünün önüne getirmen seni senden alacaktır, hatta bir süre sonra insanların bunlardan haberi olmadan sadece olayı tuş olarak görmeleri çok garibine gidecektir. Onların neleri kaçırdığını görünce, acıyacaksın onlara. En azından ben yukarda yazdıklarımı hissediyorum. Bu mesleği seçtiğime gerçekten çok şükrediyorum. Neyse bu benim görüşlerim, sen sevmeye bilirsin tabi, insandan insana değişir bu.
Kararın hayırlı olur inş. Ama programlama diyede yazılım mühendisliğine gitme, farkını iyi araştır.

Kolay gelsin... .

For next döngüsünü if endif'e nasıl çevirebiliyorsun onu bu kadar bilgiyle anlayamıyorum, ama döngüler her zaman diğerlerine göre yavaş olur. Net bir cevap yazmam için kodunu görmem lazım.Ama bi kaç bişey söyleyebilirim: satır sayısı programın hızını etkiler, ama daha çok o satır içinde geçen işlemler programı yavaşlatır. Uzun bir aritmetik işlem varsa bu biraz daha yavaş olur. Yada bir I/O işlemi varsa daha da yavaş olur. Kısaca döngünün içeriği önemli. Bir döngüyü hızlandırmak içinde gereksiz dönüşlerini ortadan kaldıracak condition yazmak gerekir.

Kardeş site arıyosan diyebileceğim bişey yok ama ingilizce öğrenmek istiyorsan, elinden geleni yap, kendini parala bi imkan bul ve yurt dışına git.
Şu yukarda yazdığım şey eğer yurt dışına gidersen çok şey öğrendiğin ve herkese tavsiye ettiğin birşey olacak.
Gitmessende, ilerde "keşke gitseydim" diyebileceğin bir tavsiye olacak.
Hayırlısı olsun bakalım

Bence bilgisayar mühendisliği hem güzel hem de kazancı iyi bir meslek. Çok rahat iş bulabileceğin bir meslek. Geliride kendini geliştirmene bağlı olarak doktorluk vs gibi mesleklerin gelirini tokatlayabilen bir meslek.

Kendimden örnek vereyim sana, ben bu mesleğe aşığım. İşime severek gidiyorum, kendimi çalışmış gibi hiç hissetmedim. Tabiki bu kişiden kişiye değişir.

Parası konusunda da tamamen sana bağlı, kendini geliştirirsen çok iyi paralar kazanabilirsin. Hatta vizyonun varsa geliştirdiğin bir teknolojiyle dünyaca ünlü biri olabilirsin. Tabiki buda azimi ve vizyona bağlı. Bide Türkiyedeki saçma sapan zihniyetin önünde diz çökmemeye.

Ayrıca yurt dışına gidecek olursan yine çok rahat iş bulabileceğin bir meslek. Hatta Türkiye şartlarının 3-4 katı daha iyi gelir ve tecrübe edinirsin.

En güzel yerinden de bahsedeyim: bilgisayar bilimiyle tanıştıktan sonra neden daha önce öğrenmedim, neden daha önce karşılaşmadım diye kendimi paraladığım çok zaman oldu. Bu teknolojileri şuana kadar bilmeden nasıl yaşamışım dedim kendi kendime. Şuanda insanların böyle şeyleri bilmemesini yadırgayarak bakıyorum. Çok değerli bir tablo vardır ama sahibinin bundan haberi yoktur. Evinde yanı başında duruyodur, ama onun gözünde sadece resimdir o. Öyle bişey işte bu bilgisayar dünyası, evinde yanı başında durur ama sen onu facebook, twitter olarak görürsün sadece.

İçinde çalışan mekanizma, parçaları, algoritmalar, network, kriptoloji, programlama dilleri, makine öğrenmesi, görüntü işleme vs vs vs.

Bunları bilmeden insanlar nası yaşıyor inan bana hayretler içinde kalıyorum. Bu meslekte kendimi farklı bi dünyada yaşıyormuşum gibi hissediyorum. İnsanların neler kaçırdıkları hakkında hiçbir fikirleri olmamaları hayrete düşürüyor beni. Daha da ilginç olanını söyleyim, bu söylediklerimin çogunu bu mesleği yapıpta hissetmeyenler tatmayanlar var. Ama eminim ki, söylediklerime katılan meslektaşlarım mutlaka vardır.

Özetle meslek konusunu şöyle noktalayım. Yukarda anlattığım meslek bana göre en kral meslektir. Hatta meslek değil benim için bir hayat arkadaşı gibi. Sana tavsiye edebilir miyim bu mesleği, edebilirim; ama daha iyi meslek tavsiyesi istiyorsan eğer: "benim yukarda hissettiklerimi ona karşı hissedebileceğin bir meslek" seç ve hayatının her saniyesinden zevk al.

Para konusuna çok girmedim, çünkü bana göre "KÜÇÜK DÜŞÜNMEK; BÖYLE BİR MİLLETE HARAMDIR".
Hedefin yüksek olsun, dünyaya bişeyler katmak olsun. Parada gelir inşallah.
Hakkında hayırlısı olsun.

Var. Ben çakozluyom biraz.

Bir işe yaramaz. Akademik devam etceksen eğer, tezsiz olduğu için bi manası olmuyor. Doktora yapmak için tezlisini yapmış olman lazım. Akademik yapmıycaksan çalışcaksın demektir, iş hayatında da tecrübe denilen şey tezmiş tezsizmiş alayını tokatlar. O yüzden yüksek lisansdan uzak dur.

Kardes bilgisayar bilimi ne diye sormus gibi oldun. Yani cok genel bisey sordun. Bu sekilde kimseden net bibl cevap alamassin. Azure biraz arastir. Bilesenlerini ogren. Mesela soyle sor sorunu: azure depolama nedir? Ole daha net cevaplar alirsin. Ama sordugun soruya yine bildigim kadariyla cevap vereyim. Azure demek bilgisayar namina bildigin cogu seyin toplandigi yer demek. Bunada bulut diolar. Bulut nedir dersen, bulacagin tanimda sudur: tek bir tanimi olmayan ve bir cok sey demek olan bir sistemdir. Herkesin kendine gore buldugu bisey vardir. O yuzden herkes kendine gore tanim yapar. Hatta eski bakanlardan birininde kendine gore bi tanimi var, buyrun izleyin:


Videodaki trajedinin aksine milyarlarca dolar tasarruf saglayan ve gelecegin bunun uzerine kurulu oldugu bulut teknolijisinin microsoft versiyonuna azure denir. Bunun bide amazon versiyonu var oda amazon S3 dur. Belki duymamisindir ama amazon bu konuda azure u tokatlar. Neyse cok konustum. Milletin catur cutur teknoloji urettigi, apple gibi bi sirketin Turkiye gibi bi ulkeden daha cok para kazandigi bi ortamdaki; teknoloji körlügumuz ve TEMBELLIGIMIZ çenemi dusuruyor.
Allah askina veya neye inaniyosaniz onun askina, su yaziyi okuyan olursa eger adam gibi calisip biseyler yapin, ozellikle bilgisayar bilimiyle ilgilenen arkadaslar. Gelecek sizin parmaklarinizin ucunda. Allah yardimciniz olsun.
Unutmuşum şunuda ekleyeyim de Amerika-Türkiye arasındaki fark rahat görelim. Uyumayalım, çalışalım. Ne para, ne teknoji, ne silah!!! İş zihniyette bitiyor, zihniyetini değiştirirsen diğerleri kendiliğinden gelir zaten :