Varlık Felsefesi

"Acaba bana öğretilenler / algıladıklarım / inançlarım ne kadar doğru" dan tutun da, gelecekte ne olabilir'e kadar, iyi insan nasıl olunur dan tutun da, var mıyım yok muyum(!)'a kadar ve eleştirel bakış açısı kazanmaya kadar pek çok soru, analiz, felsefi düşünceye girmektedir. Yani aslında gün içinde ya da kendi içimizde ya da yaptığımız işte -tutarlı ya da tutarsız- felsefe yapmaktayız.

Ben, bunla ilgili sürekli bir telkinle, kendi bilinçaltıma "uçma" olgusunu oturttum. Rüya sırasında, rüya olduğundan şüphe duyduğumda zıplayarak uçmaya çalışıyorum. Yer çekiminin azaldığını ve çok yükseğe zıplayabildiğimi fark ettiğimde rüyada olduğumu anlamış oluyorum. Hatta birkaç kez gerçek hayatta da, uçmaya çalışmayı deneyimleyerek rüyada olmadığımdan emin olmuşluğum vardır.

Harfler ile.. Rüyalarda okunabilen satırlar yoktur.

Bazen çok zor oluyor rüya içinde 5 6 kere falan uyanıyorum, uyandığım yer kendi odam ise rüyada iken korkmaya başlıyorum, uyanamıyacağım ben herhalde gerçek hayatta komaya falan girdim diye... Genelde rüyada olduğumun bilincindeyimdir. Uyanmak istediğim zaman direk uyanırım hatta rüyadakilere ben gidiyorum sonra görüşürüz diyerek uyandığım çok olmuştur; ama bazen insanı zorluyorlar. Rüyada olduğumu kanıtlamak için rüyadakilere sorular sorarım, gerçek hayatla bağdaşmayan cevaplar verirlerse rüyada olduğumu anlarım; fakat herşeyin çok gerçekçi ve mantıklı olduğu zamanlar da mevcut, gene böyle bi rüyadaydım rüyamdaki kişiye sorular soruyorum hepsine mantıklı cevaplar verdi, en sonunda dün hangi filmi izledim ben dedim, oda boleyn kızı dedi bilmişti önce şok oldum ama senin bunu bilmen mümkün değil çünkü yalnız izlemiştim deyip uyandım.
ayrıca rüya biçok şeyi aynı anda seçememeyeceğin kadar hızlı ilerliyor ben mesela rüyada olduğumun farkında olduğumda insanları seçebiliyorum mekanları falan herşeyi ama bütün seçimlerimin hayat bulduğu bi an yaratamıyorum herşey tıkırında giderken ipini koparan bi canavarın çıkagelmeside cabası ama rüyadamıyız kısmına şu cevabı veriyorum herhalükarda rüyadayız biri uyduğumuzda gördüğümüz rüya biride uyandığımızda gördüğümüz rüya her boyutun kendine has kuralları ve sınırlılıkları var ama bu bi boyuttaki seni var diğer boyuttaki seni yok yapmaz

İspatlayamazsınız, ispatlanamaz. Her şey bir inançtır, şu an kendi varlığımız bile tam olarak ispatlanamaz. Rüyada nasıl kural yoksa burada da kural var, ya rüyalar gerçekse, kuralsızlık olması gerekliyse? İşte bunu seviyorum

Tersten bakalım ; yanlış bir soru ile ilerleyelim : Yokluk neyden oluşur ?

Yada bir adım daha ileri gidersek "yokluk , ne olursa yokluk olmaz" (bunoktada varlığı anlamaya başlarız diye düşünüyorum.)

Yokluğun yokluğu varlıktır ; dersek yanlış mı olur ?

Varlık her şeyden oluşur. Mana, maddeye taayyün ettiği anda yani belirginleştiğinde bilinç ortaya çıkar. Bilinçsiz olanın varlığı bilmesi mümkün müdür ? Sadece madde olarak var olmanın sözkonusu olduğu bir alemde , bilinç olmasaydı ne anlam olabilirdi ?

Örneğin bir masanın kendi varlığını bilmesi mümkün müdür?
-Ben masayım ve işlevlerim şunlar ; aslına bakarsanız ustam beni bir ağaçtan halk edene kadar ben yoktum.. Diyebilir mi ?

Bilinçli Varlık, bu örnekten bakıldığında "düşünceye yani manaya muhtaçtır" diyebilir miyiz?

O zaman şöyle bir soru sorulabilir mi ? Bilinç ve düşünceden mahrum oluşan maddenin yanında , düşünebilen ve bilinci olan bir varlığı meydana getirmek "Tanrı" olgusu olmadan açıklanabilir mi ?

Manayı , bilinci , farkındalığı ve düşünmeyi "sadece bir yıldız tozu olmakla" açıklayıp şin içinden çıkabilir miyiz?