Metabolizma
Metabolizma
organizmadaki kimyasal reaksiyonların tümüne denir. Hücrede, dokuda ve
organlarda oluşur. Metabolizmanın
düzenlenmesinde; metabolik hız, fiziksel aktivit ve vücut sıcaklığı önemlidir.
Metabolizmanın
düzenlenmesi;
1.
Uzun
sürede alınan ve harcanan enerji arasında denge ve alım fazlalığının
depolanması
2.
Vitaminlerin
koenzim ve kofaktör olarak görev alması
3.
A
ve D vitaminlerinin özel fonksiyon yapması
4.
Glukoz,
aminoasid, yağ asidi, keton, laktik asit gibi enerji kaynaklarının kullanımı
5.
Farklı
organların farklı enerji kaynağını kullanması
6.
Besin
alınımının hipotalamustan kontrolüne bağlıdır.
Metabolik
olaylar en çok; karaciğer, ince bağırsak, kalp kası ve iskelet kası,
böbrekler, yağ dokusunda olur.
Karbonhidrat metabolizması: Günlük enerjinin yüzde 50’si
karbonhidratlardan karşılanır. Yetişkinlerde günlük enerji gereksinimi 2400
kcal’dir. (1 gram 4 kcal) Beyin glikoza bağımlıdır. Beynin 1 saatdeki glukoz
ihtiyacı 6 g’dır. Hipoglisemi ciddi fonksiyon bozukluklarına yol açar.
Karbonhidratlar laktozun, mukopolisakkaritlerin, glikoprotein ve
glikolipitlerin yapısına katılırlar. Zaman zaman protein ve lipit
metabolizmasıyla birlikte işler. Karbonhidratlardan aminoasit ve yağ
sentezlenir. Aminoasitlerin deaminasyonu glukozla sentezlenir.
Karbonhidratların
sindirimi ve emilimi: Karbonhidratların bağırsaklardan emilmeleri için
monosakkarid halde olmaları gereklidir. Glukoz karbonhidratların temel
maddesidir. Türü ne olursa olsun karbonhidrat sonunda gkukoza çevrilir.
Karbonhidrat sindirim ve emilimi: Karbonhidratların parçalanma işlemi
ağızdan itibaren başlar. Tükrükte bulunan alfa amilaz polisakkaritleri
parçalar. Çiğneme süresinin kısalığı ve midenin pH’sı bu enzimin daha fazla
çalışmasını engeller. İnce bağırsaklara pankreastan alfa amilaz salgılanır.
Alfa amilaz etkisi ince bağırsaklara varınca, %40 oranında maltoz, %30 oranında
alfa dekstrin %25 oranında maltotrioz, %5 oranında da polisakkarid molekülleri
meydana gelir. İnce bağırsak mukozasının fırçamsı kenarı tarafından salgılanan
enzimlerle karbonhidrat sindirimi sürdürülür. Alfa glukosidaz serbest glukoz
üniteleri meydana gelir. Beta galaktozidaz ve laktaz laktozu, Sükraz ise
sükrozu parçalar. Glukoz, galaktoz ve früktozdan ibaret monosakkaritler meydana
gelir.
Besinlerden
kimyasal reaksiyonlar sonucu enerji elde etmektir. Enerji; kas aktivitesinde,
salgı bezlerinden salgıma, membran potansiyeli oluşumu, membranlardan madde
geçişi, hücre bölünmesi ve büyümesinde kullanılır. Enerji ısıya çevrilerek,
mekanik işte ve depo enerjiye dönüştürülerek kullanılır. Hücrelerde Atp
fonksiyonel sisteme iletilirken de ısı oluşur. Besinlerdeki enerjinin %25 i
fonksiyonel sisteme girer.
Enerji gerektiren olaylar;
1.
Peptit
bağlarının oluşması
2.
Laktik
asitten glikoz sentezinde
3.
Asetil-co-A
dan yağ sentezinde
4.
Kolesterol,
fosfolipit, hormon sentezinde
5.
Sinirde
AP’nun oluşum ve iletiminde
6.
Salgı
bezlerinin sekresyonunda
7.
Kas
kontraksiyonunda
8.
Membranlarda
aktif taşıma olaylarında
9.
Sindirim
kanalından besinlerin emiliminde
10.Kalp çalışması ve böbrekte geri emilim
oluşumunda
Kan glukozu: 3-4 saat yemek yememiş insanda kan
glukozu 90 ml/ dl kadardır. Eğer DM yoksa yemekten 2 saat sonra 140 mg/dl
altındadır.
Protein metabolizması: Temel yapı taşları aminoasitlerdir.
Aminoasitlerin bazıları vücutta sentezlenemez, dışarıdan besinlerle alınır.
Bunlara esansiyel aminoasitler ( eksojen) denir. Vücutta sentezlenenlere
esansiyel olmayan ( endojen ) aa’ler denir. Hücresel proteinlerin tümünde
sürekli yıkım ve yapım görülmektedir. İnsanlar her gün total vücut
proteinlerinin; özellikle kas proteini kaynaklı olarak %1-2sini yıkarlar.
Serbest aalerden %75-80 i protein sentezinde kullanılır. Geri kalan kısmı üre
oluşturur. Diyetle günlük 30-60 g protein alması gerekir.
Aminoasitlerden
organizmanın faydalanacağı yerler;
1.
Doku
ve kan proteinleri ile enzim, hormonların yapımında
2.
Nükleik
asit, kreatin gibi protein niteliğinde olmayan ve içerisinde azot bulunan
maddelerin yapımında
3.
Amonyak
ve üre sentezinde
4.
Endojen
aminoasit sentez
5.
Enerji
elde edilmesinde
6.
Karbonhidratların
yapımında
Proteinlerin
yapısındaki C v H atomlarından son ürün olarak H2O ve CO2 oluşmaktadır.
Proteinlerde %16 oranında bulunan azot, sadece proteinlere özgü olan atılım
ürünlerinin oluşumuna yol açmaktadır. Amonyak, enerji gerektiren bir dizi tepkime
ile toksik olmayan üreye dönüştürülerek vücuttan atılmaktadır.
Lipit Metabolizması:
Trigliseritler, fosfolipitler, kolesterol, diğer lipitler ve
yağ asitleridir. Plazmada toplam 700 mg/dl lipoprotein bulunur. 180 kolesterol,
160 fosfolipit, 160 trigliserit, 200 proteindir.
Lipoproteinler: Çok düşük dansiteli lipoproteinler VLDL, orta
dansiteli lipoproteinler ILDL, düşük dansiteli lipoproteinler LDL, yülsek
dansiteli lipoproteinler HDL olarak adlandırılır.
Lipoprotein metabolizması: Dokular hormon ya da safra asid
prekürsörü olarak kolesterole, kalp kası ve iskelet kası önemli bir enerji
kaynağı olarak trigliseridlere ihtiyaç duyar. Lipoproteinler de bu
gereksinimleri karşılamak amacıyla plazmada lipidlerin transportunu
gerçekleştirir. Bir çok hücrenin kolesterol ve trigliserid depolama kapasitesi
sınırlıdır. Dolduğu zaman plazmadan lipidlerin alınmasına sınırlama getirir.
Ancak diyetle alınan lipidlerin absorbsiyonunda bir sınırlama yoktur.
Gereksinimden fazla alınan trigliseritler adipoz dokuda, kolesterol ise kan
damar duvarlarında birikir. Her gün bağırsaklardan 1-2 g kolesterol ve yaklaşık
100 g trigliserid absorbe edilir. Diyetle alınan trigliseridlerin hemen tamamı
absorbe edilirken, kolesterolün %25-75i absorbe edilir. Enterositlerde
trigliseridler yağ asitleri ve gliserolden tekrar rejenere edilir. Kolesterolün
çoğu ise membrana bağlı asil coA kolesterol asil transferaz enzimiyle
esterifiye edilir.