Vergi Hukukunda Süreler
Aralık 2015 | Mozambik_prensi, MaliyeciVERGİ
HUKUKUNDA SÜRELER 1)
GİRİŞ
Hukuk kurallarının uygulanmasında başlangıç ve bitişin ne zaman olacağı büyük
önem taşır. Vergi hukukunda ise süreler
pek çok amaca hizmet etmektedir. Süre, bir hakkın kullanılması veya yükümlülüğün yerine
getirilmesi için ilgiliye konuyu düşünme, araştırma, değerlendirme, karar verme ve
hazırlık yapma imkanı verir. Vergi hukuku, vergilendirme sürecinde devlet ile birey arasındaki ilişkiyi düzenler.İdare hukukunda devlet
bireyler karşısında bireylerden üstün yetkilerle donatılmıştır. Bu yetkiler devletin yerine getirmesi gereken görevleri
icra ederken kolaylık sağlamaya yöneliktir. Hukuk devleti ilkesi gereği bireylerin
hakları kanunlarla devlete karşı korunur.Devlet uygulamalarında kanunlara uymak
zorundadır. Vergi hukukunda da kanun koyucu süreler ile ilgili Vergi Usul
Kanununda düzenlemeler yapılmıştır. Vergi Usul Kanununda “Vergi muamelelerinde
süreler vergi kanunları ile belli
edilir. Kanunda açıkça yazılı olmayan hallerde 15 günden aşağı olmamak şartıyla
bu süreyi, aşağı olmamak şartıyla bu süreyi, tebliği yapacak olan idare belirler ve ilgiliye tebliğ eder. ”Kanun koyucu bu maddeyle süreler ile ilgili herhangi bir
tereddüte yer bırakmamıştır.2)
SÜRELERİN
SINIFLANDIRILMASISüreler, süreyi koyan devlet organı, hukuku
nitelikleri , ifade edildikleri zaman birimi, ilgili bulundukları kişiler gibi
çeşitli ölçütler kullanılarak sınıflandırılmaktadır. Vergi hukukunda süreler ile
ilgili hükümlerin temel kaynağını Vergi
Usul Kanunu oluşturmakla birlikte İdari Yargılama Usulü Kanunu ve Hukuk
Muhakemeleri Kanunu uygulama alanı bulmaktadır. Süreleri genel olarak şu
şekilde sınıflandırabiliriz:·
Organik sınıflandırma bakımında süreler·
Hukuki
niteliklerine göre süreler ·
Maddi vergi hukukuna ilişkin süreler-Şekli
vergi hukukuna ilişkin sürelerA) Organik Sınıflandırma Bakımından Süreler
Organik sınıflandırmada süreyi koyan devlet
organına göre yapılmaktadır. Vergi Hukukunda süreler yasama organı, yürütme
organı ve yargı organı tarafından saplanabilmektedir. Bu doğrultuda süreler, kanuni süreler, idari süreler ve
yargısal süreler ayrımı yapılabilir. 1)
Kanuni SürelerKanuni süreler, gerek
vergi, harç ve resimlere ilişkin vergileme hükümleri koyan maddi
kanunlarda, gerekse vergilerin tarh, tahakkuk, tahsil ve zamanaşımı gibi usule
ilişkin hükümler koyan usul kanunlarında yer alan sürelerdir. Kanuni süreler vergi
kanunlarıyla konulmuş sürelerdir. Bu süreler , kanunda aksine bir hüküm yoksa
vergi idaresi ve yargı mercilerince değiştirilemez.2)
İdari
SürelerVergi
Usul Kanunu’nun 14. Maddesine göre vergi kanunlarında açıkça yazılı olmayan
hallerde, 15 günden aşağı olmamak üzere ve ilgiliye tebliğ edilmek şartıyla
idarece belirlenen sürelere idare süreler denilmektedir.İdari süreler vergi işlemlerinin tamamlanabilmesi için
idarenin bilgiye veya belgeye ihtiyaç duyduğu ve kanunda açıkça bir süre
belirtilmemiş olması halinde uygulanmaktadır. Vuk’un 14/2 fıkrası idarece verilecek sürenin alt sınırını 15 gün olarak
belirlemekle beraber, bazı hallerde kanun idari sürenin alt sınırını 15 günden
fazla olarak belirlemiştir. Örneğin; Vuk’un 146. Maddesi uyarınca, arama
dolayısıyla muhafaza altına alınan defterlere kaydedilemeyen işlemlerin
defterlere ikmali için mükelleflere verilecek sürenin 1 aydan az olmaması
gerektiğini öngörülmektedir.Benzer şekilde, Vuk’un mükerrer 28. Maddesi uyarınca
Gelir İdaresi Başkanlığı beyannamelerin verilme ve ödeme sürelerinin son
gününü, kanuni süresinden itibaren bir ayı geçmeyecek şekilde yeniden
belirlemeye yetkili kılınmıştır.3) Yargısal
Süreler Vergi
uyuşmazlıklarının yargı organlarınca
çözümü aşamasında gerekli olduğu hallerde yargı organlarınca, belli
işlemlerin yapılmasını sağlamak üzere, ilgililere tebliğ edilmek suretiyle
belirlenen sürelere denilmektedir. Bilirkişi incelemesi için verilen
süre, bir belgenin ibrazı için verilen
süre örnek olarak verilebilir. Danıştay, idare ve vergi
mahkemeleri istenen bilgilerin haklı sebeplerin mevcudiyeti sebebiyle süresi
içinde verilemediği hallerde bu süre bir defaya mahsus olarak uzatılabilir.B) Hukuki Niteliklerine Göre SürelerBu sınıflandırmada, sürelere uyulmaması
halinde doğacak hukuki sonuçlar, uygulanacak yaptırımlar ölçüt alınmaktadır. Buna
göre süreler; ·
Hak düşürücü süreler .Vergi ödevleri ile ilgili süreler·
Müsamaha süreleri ·
Zamanaşımı süreleri ·
Düzenleyici süreler1) Hak
Düşürücü Süreler Hak düşürücü süreler, geniş manasıyla, hukukta bir hakkın kullanılması
için kanun veya mahkeme tarafından katiyetle verilmiş olan müddettir ki, hak
kullanılmaksızın geçirilmiş olduğu takdirde, hakkın mevcudiyeti son bulur. Hak düşürücü sürelerin konulmasının amacı, uzun bir zaman dilimi
içinde kullanılmayan hakların sonradan kullanılmasının objektif iyiniyet
kurallarına aykırı olmasıdır. Örnek olarak uzlaşmaya başvurma süresi, dava açma
süresi, vergi hatasının mükellef aleyhine yapılmış olması halinde, yapılan
düzeltmenin mükellefe tebliğinden itibaren 1 yıl içinde parasını geri almak
için üzere başvuruda bulunmaması halinde hakkının düşmesi verilebilir.2) Vergi
Ödevleri İle İlgili Süreler Vergi Usul Kanunda ve diğer vergi kanunlarında düzenlenmiş vergi
ödevlerinin yerine getirilmesi ile ilgili sürelerdir.Ancak burada hak düşürücü
sürelerdeki gibi bir hak kaybı söz konusu olmayıp bir yaptırımla karşılaşma söz
konusudur. İşe başlama başlamanın bildirilmesi, işi bırakmanın
bildirilmesi, beyannamelerin verilmesi
gibi işlere ilişkin süreleri örnek verilebilir.3)
Müsamaha
Süreleri Vergi kanunlarında belirlenen süreler içinde yükümlülüklerini yerine
getirmeyen, fakat sonradan pişman olan iyi niyetli yükümlülere yönelik olarak
kabul edilmiş sürelerdir. [7]Pişmanlık ve ıslah müessesi
ve indirim yoluna başvurma örnek verilebilir.4) Zamanaşımı
SüreleriGeçmesiyle vergi idaresinin veya
yükümlüsünün çeşitli haklardan yoksun kalmasını sağlayan hak düşürücü sürelere
benzeyen sürelerdir. Hak düşürücü sürelerden farklı olarak, zamanaşımı süresinin
geçmesiyle hak tamamen ortadan kalkmamakta ancak hakkın cebren kullanımı veya
dava konusu yapılabilmesi imkanından yararlanılmamaktadır. [8] Vergi Hukukunda tarh zamanaşımı ve tahsil zamanaşımı olmak
üzere iki zamanaşımına yer verilmiştir. Tarh zamanaşımı Vuk’ta vergi tarh
zamanaşımı, ceza tarh zamanaşımı, düzeltme zamanaşımı olarak
düzenlenmiştir. Tahsil zamanaşımı ise 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil
Usulü Hakkında Kanun ile düzenlemiştir.5)
Düzenleyici
Sürelerİdare ve yargı organlarının
görevlerinin gereği olan bazı işlemleri belirli süreler içinde yapmaları
için konulan sürelerdir. Bu sürelere uyulmaması durumunda herhangi bir yaptırım
yoktur. Fakat idare ve yargı organlarının keyfiliğini önlemek
amaçlanmaktadır. Posta ile gönderilen beyannamelere ilişkin tarhın 7 gün içinde
yapılması, veraset ve intikal vergisinin 15 gün içinde tarhı örnek olarak gösterilebilir. C) Maddi Vergi Hukukuna İlişkin
Süreler ve Şekli Vergi Hukukuna İlişkin
SürelerMaddi
vergi hukuku vergi alacaklısı olan devlet ile borçlusu durumunda bulunan
mükellefler arasındaki vergi ilişkisinin bütününü ortaya koyan kurallardır. Bu
çerçevede vergi borcunun ortaya çıkması
ve sona ermesine ilişkin tüm ilke ve kurallar bu ayrımın konusunu
oluşturur.Vergi hukukunda yer alan süre
hükümlerinin önemli bir bölümü şekli vergi hukukundadır. Vergi uygulamalarının
usulu ayrıntılı olarak kanunlarla belirlenmiştir. Vergi Usul Kanunu, Amme
Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun ve İdari Yargılama Usul Kanunu Türk Vergi Hukukundaki süreleri ayrıntılı
olarak belirlemiştir.3) SÜRELERİN
HESAPLANMASI Sürelerin hesaplanması yetki
ve hakların kullanılabilinmesi için önem taşımaktadır. Sürelerin nasıl
hesaplanacağı VUK’un 18.maddesinde belirtilmiştir. Buna göre;·
Süre gün olarak belirtişmişse, başladığı gün
hesaba katılmamakta ve son günün tatil saatinde biter. ·
Süre hafta veya ay olarak belirtilmişse
başladığı güne son hafta veya ayda karşılık gelen günün saatinde biter. ·
Sürenin bittiği ayda, başladığı güne karşılık
gelen bir gün yoksa süre o ayın son gününün tatil saatinde bitmektedir..Sürenin sonu belli bir gün olarak
belirlenmişse, süre o günün tatil saatinde bitmektedir. ·
Resmi tatil günleri süreye
dahildir.Ancak, sürenin son günü resmi tatile rastlarsa tatili izleyen ilk iş
gününün tatil saatinde bitmektedir. AATUHK’nın 8.
Maddesine göre, aksine bir hüküm
bulunmadıkça AATUHK’daki sürelerin hesaplanmasında ve tebliğlerin
yapılmasında VUK hükümleri uygulanır. Bu hükümle şekli vergi hukukuna ilişkin
işlemlerde, genel süre hükümlerinin ve tebligat hükümlerinin uygulanması
bakımından bir birlik sağlanmıştır. 4) SÜRELERİN UZAMASI Vergi Hukukunda sürelerin uzamasına neden olan durumlar
vergi kanunlarında öngörülmüş ve düzenlenmiştir. Bunlar;·
Mücbir sebepler -Vergi ödevlerinin herhangi birinin yerine
getirilmesine engel olacak derecede ağır
kaza, ağır hastalık ve tutukluluk -Vergi ödevlerinin yerine getirilmesine engel
olacak yangın, yer sarsıntısı ve su basması gibi afetler. -Kişinin iradesi dışında zorunlu olarak
bulunamama hali. -Sahibinin iradesi dışındaki sebeplerle
defter ve belgelerinin elinden çıkmış bulunması .- Ölüm ·
Zor Durum ·
Vergi İncelemesi Sebebiyle Sürelerin Uzaması ·
Mali Tatil Dolayısıyla Sürelerin Uzaması