Bir zamanlar bir savcının restoranında müzik yapıyordum. Bu abi makamına yeni bir telefon aldı, faxlı falan... Sene 1992... Bu aletin kullanma kılavuzunu tercüme etmemi istedi, bana da o anda pasaport yenilemesi lazımdı. Ertesi gün gittim abinin makamına bir saat içinde ben onun tercümesini yaparken o da benim pasaportu yaptırdı. Yalnız nüfus kağıdım da kayıptı, önce onu çıkarttırması gerekti.
İkinci hikaye de şöyle; Ankara'da bir barda müzik yapıyordum (yine yıllar önce). Müziği çok beğenen orta yaşlı bir çift İsviçre'deki bir üniversitede okuyan kızlarının doğum gününe denk gelen Türk gecesinde çalıp çalmayacağımı sordular. Tabii ki ücreti mukabilinde olur dedim. Kızları gecenin organizatörlerindendi, beni de doğum günü hediyesi olarak göndereceklerdi. Yine pasaport problemi vardı, bu sefer hatta vize problemi bile olmalıydı. Barda konuştuğum adam ertesi gün pasaportu emniyete götürüp, adı aklımda değil bir emniyet müdür yardımcısı kadına vermemi, uzatıldıktan sonra da alıp ofisine getirmemi söyledi. Ertesi gün götürdüm, abla çay ikram etti, pasaportu aldı, ben çayımı bitirene kadar uzatılmıştı. Beni gönderen abinin konumunu bilmiyordum ama bayağı iyiymiş. İş bitince pasaportu abinin ofisine götürdüm, ertesi gün İsviçre vizesi, biletim ve bir miktar harcırahla geri aldım.
☺ Kıssadan hisse; bi abi, dayı vb her zaman çok yararlı oluyor.