Uykum taş gibi ağırdır, gece hırsız giriyor, ben uykumun arasında uyanıp başucumdaki tape'in üstünde bi bardak su var onu içeceğm diye kafamı sersem sersem kaldırıyorum, o sırada rüya gördüğümü sanıyorum ve su içemeden uyuyakalıyorum geri. rüya sandığım şey: 12-15 yaşları arasında cılız, esmer, pis bir çingene çocugu yanıma gelmış, rüyamda da yatağımdayım uyanmışım, çocuğa bakıyorum, çocuk elini yastığımın altına götürüyor,
ben=ne yapıyorsun be gitsene diyorum, telefonumu alacağını anlıyorum, ( o zamanlar da orta halli bir telefon kullanıyorum , öyle ahım-şahım bişey değil) telefonu al git istersen ama bir işine yaramaz söyleyeyim bak, satsan para bile etmez oğlum o, diyorum, ama yine de çekişiyoruz telefonu.
çocukta ses yok.
sabah annem uyandırmaya çalışıyo, boşuna, çok uykucu olmama rağmen o saatte arttık kalkmam lazım yani, annem bu arada uyanmasam da konuşuyor başımda,
annem=ablanla çanta mı değiştiniz siz sabahleyin? diyelim değiştiniz niye balkona kaldırıp attın çocuğum canım çantayı?
ben=üf anne ne çantası ya?
uyanıyorum, ev normal bişe yok evde.
benim çantam balkonda,cüzdan yok, telefon yok.
babam= gördüğün rüya değilmiş çocuğum, gerçekmiş diyor polisler gelse de bi b.k bulamayınca.