Cevap spektrumu oldukça geniş bir soru. 'Tüm nedenler' den başarılı olma nedenlerini çıkarmak daha mantıklı bir yaklaşım olabilir.
Yine de benim aklıma ilk gelen sebep (bu ülke için konuşuyorum diğerleri hakkında ayrıntılı bilgim ve fikrim yok) çalışma şartlarıdır bence. Bu ülkedeki çoğu çalışan, 'iş' yapmak yerine 'iş yapıyor gibi görünmek' zorunda bırakılıyor. Ustalar, şefler, yöneticiler vs iş kalitesinden ziyade şahsi çıkarlarını ön plana koyuyor. Yapılan işte 'iş' in hiçbir önceliği yok.
İnsanlar çalışıyor gibi görünmek için uykularını alamadan çok erken saatlerde işyerinde olmak zorunda bırakılıyor. Çok uzun saatler mesai yapmak zorundalar. Ve bu süreçte iş dışında birşeyler ile ilgilenmeleri yasaklı bir hareket (en azından hoş karşılanmayan). Bu kadar zamanda insanın çalışması mümkün olmadığı için geçen zaman ya işle, ya da boş geçmiş oluyor. Akşam geç saatlere kadar orda kalıp dinlenemeden eve dönüyorlar ve döngü tekrarlanıyor. Böylece kimse 'düşünmeye' fırsat bulamıyor.
Ülkedeki işsizlik durumu sebebiyle bu döngünün dışına çıkıp özgür hareket etmeleri mümkün olamıyor çünkü ne kendilerinin ne ailelerinin karnını doyurmanın başka hiçbir yolu yok. Çocuklarını rahat ettirebilmek için onlardan uzak kalmak zorunda bırakılıyorlar.
Bir iş yerinde sabahtan akşama bulunan biri için çalışmak kökünden türetilen 'çalışan' kelimesi belki de hiç doğru bir tercih değil. Belki de kendisine ve ailesinin minimum düzeyde fiziksel ihtiyaçlarını karşılayabilmek karşılığında 'hayat enerjisini', 'düşüncelerini' veya 'ömrünü' kendisine belirlenen bir alanda ve hareketleri son derece kısıtlanmış bir şekilde harcayan 'köleler' olarak değerlendirmek daha doğru olur.
Son ifade biraz ağır görünebilir. Ama düşündükçe çıkabildiğim yerler bunlar benim. Daha iyimser bir noktaya varabilen varsa beni ikna etmesini canı gönülden isterim :)