İstanbul trafiğine çözüm önerileriniz nelerdir?

Avrupa'nın birçok büyük kentinde uygulandığı gibi şehir merkezine giriş orada oturmayanlar için yüksek ücretlere tabi olmalı. Tabii bunu yapabilmek için merkezden önce büyük park alanları ve o park alanlarına bağlı düzgün toplu taşıma sistemleri gerekir. Yüksek giriş bedellerinden elde edilen gelir yine gelir getirecek olan park alanları ve toplu taşımaya aktarılmalı.

İstanbul'un bir sürü tepesi ve bir sürü de yamacı var, o yamaçlar yarılarak gayet ucuza açık park alanları yapılabilir, yeterli park alanı oluşturulduktan sonra tüm ana caddelerde yol kenarına park etmek yasaklanabilir. Park yerlerinden elde edilen gelirler toplu taşımaya yatırılabilir.

Yol kenarına park eden araçlar marka ve modeline bakılmaksızın eşit şekilde çekilmeli ve cezalandırılmalı. Park yasağı ihlalinde bir Opel Corsa çekilirken bir önünde park etmiş olan Range Rover ya da Mercedes de çekilmeli, onlar da sonuçta bir şerit kaplayarak yolu kapatıyorlar.
Raylı sistemler arttırılmalı, illa metro olmasına gerek yok, yer altı ya da üstünden giden hafif raylı sistemler de düşünülebilir. Metrobüse söyleyecek bir şey yok aslında, zaten sürekli ihlal edilen emniyet şeridi metrobüse tahsis edildi. Yani pratikte ceza yemeden gidebileceğiniz yol yine orada aynı şerit adetiyle duruyor. Tabii ki metrobüs de ortada tepeden giden bir raylı sistem haline getirilebilir ama bu sefer aslında otobanlarda olmazsa olmaz olan emniyet şeridi yeniden kullanılır hale getirilmeli ve yine de mazereti olmayan kullanamamalı. Sonuçta emniyet şeridi araç arızalandığında yolu tıkamadan durabilmek için var.

İstanbul'un asıl kullanılabilecek kısmı şehri boydan boya geçen boğaz. Motorlar, vapurlar ve arabalı vapurlarla boğaz boyunca ve karşılıklı tüm semtler deniz yoluyla birbirine bağlanmalı. Bu kadar güzel bir imkan varken neden kullanılmaz hala aklım almıyor. Karaköy'den Sarıyer'e bir sabah bir de akşam vapur olması gerçekten düşünülemez bir şey.

Bütün bunları yaptıktan sonra bir de İstanbul'a özel benzin fiyatları arttırılabilir. 10TL hayal değil, Almanya'da yeşiller caydırıcı amaçla benzinin 5 Avro yapılmasını sürekli gündemde tutuyorlar. Tabii benzinden sağlanan artı değer de toplu taşıma ve merkez kenarındaki park alanlarının yapımına akıtılmalı.

Bütün bu önlemlerden sonra daha fazla kullanılacağı için toplu taşıma ucuzlatılmalı.

Benim şöyle bir önerim var: ki bu konsept olarak tasarlanmış da geçenlerde bir blogda gördüm... Tek kişilik teleferik gibi araçlar olsun diyorum. Tüm ana yollarda ortadaki yol ışıklandırmalarının üzerine bindiilmiş bir raylı sistem üzerinde hareket eden... Bu cihazlar aylık olarak çok uygun fiyata kiralansın... Elektrikle çalışsın sistem... Her semtten ana bağlantılar olsun... Üst geçide çıkar gibi bu cihazlara çıkalım ve içine binip üstünü örtüp gideceğimiz yeri işaretleyelim... Hepsi sabit hızda tüm istanbul'u trafik olmadan biraz da yukarıdan seyrederek yolculuk yapalım...

GÜNCELLEME: inploid.com/post/trafige-cozum-onerileri...

Toplu taşımacılığın yaygınlaştırılması için faaliyetler (ki zaten çeşitli uygulamaların inşasına devam ediliyor), otomobillerin küçülmesi, bisikletin özendirilmesi.

Ehliyet verirken kesinlikle IQ testi yapılmalı. İnsanların eşleştirme, türetme ve ayrıştırma becerileri test edilmeli.

Dikkatsiz baktığımızda dahi trafikte seyir eden araçların neredeyse tamamı diyebileceğimiz bir oranın tek kişi yol aldığını görebiliyoruz. Çözüme başlangıç noktası olarak ele alınabilecek konu bence burası.
Hatta bununla ilgili bazı ülkelerde uygulamaya geçilmiş bir video haber var. Bunu izlemenizi öneririm.
milliyet.tv/video-izle/taksicilerin-sonu... .

Artık herkes evine dönmeli

Halkın bencilliğini azaltmalısınız. 4 kişilik bir otomobilde sadece 1 kişi hareket ediyor trafikte. Geriye kalan 3 kişi trafik sorununu oluşturuyor. Arabanızı servis olarak kullanın, arkadaşlarınızı davet edin ve birer depo da onlara doldurtun; bu kadar basit.

Ben olsam E-5 yolun altına tranvay koyardım metrobüs yolunada transit yol yapardım, yol üstündeki bütün köprüleri ve kavşakları buna göre düzenlerdim.​ Bütün yolları kazar yol altına otoparklar yapardım​. Ufak ara sokaklar trafiğe kapatır yüzeyde kafeler parklar banklar olurdu görünürde park etmiş araç olmazdı.​

2-3 katlı yollar yapsınlar

Her arabası olan trafiğe çıkması binse toplu taşımaya bir problem olmucak ama milletimiz ne yazıkki hava atmayı seven bir toplum.

Arabaya biner benzin-mazot pahalı der istanbul trafiğini eleştirir vs..

nerden baksan 20 sene var sankı buna

Öncelikle etkin toplu taşıma projeleri ve yoğun göçün böylesine körüklenmemesi...

Herkes memleketinde yaşarsa sorun çözülür.

Metro heryere

ole sey mi var ya herkes dogdugu yerde ölsün o zmn TOVBE YAA cıft katlı yol bıle dusunulebılır ıstanbula n

bok mu var herkes istanbula doluşmuş sonra vay trafik derdi var vay kentleşme sorunu var bilmem ne. gidin memleketinizde yaşayın. tüm milletin vergileri istanbula akıyor, ben hakkımı helal etmiyorum.

Metropollerdeki trafik sorunlarını asla çözemezsiniz sadece azaltırsınız. Londra da ki sistem fena değil.

EMP :):)

İstanbul'a inşaat yasağı getirilmediği müddetçe kimse bu şehrin yol problemini çözemez. İnşaatı yasaklarsanız şehre göçü de engellersiniz büyük ölçüde. Bu şehirde sadece inşaat sayesinde yaşayan kanaatimce milyonun üstünde insan yaşıyor.Ülke ekonomisine nefes aldıracağız diye İnşaat sektörünü canlandıran zihniyet şehirleri öldürüyor. Bu Şehir bu yükü daha fazla kaldıramaz.

Levye bulundurcan yanında nolur neolmaz.

Herkesin geldiği yere geri dönmesi.

Yola bir kova su döksen de trafik oluyo sağanak yağsa da üç köprü değil boğazı toprakla doldursan da bu çarpıklığa çözüm bulunmaz çare drogba

İstanbul halkı sanki zorba bir sendikası varmış gibi, aşırı ucuz ulaşım hakkına sahip. Arz-talep dengesi kurulmamış; ki kurulsa sorun doğal yoldan çözülüverecek.

İstanbul'da bir yerlere gitmek, birşeyleri götürmek için aşırı bir talep (insanlar, otomobiller, nakliye) mevcut; fakat arz (toplu taşıma, yol, metro) yetersiz. Demek ki fiyatların artması gerek, ki bunu karşılayabilecek ve mevcut arzı emebilecek talep var. Hususi aracıyla yolculuk etmek isteyenler, İstanbul'un o çok değerli (taşı toprağı altın) arazilerinden geçen yolları işgal etmelerinin bedelini ödemek zorundadır. Çok mu pahalı? İşine gelirse... nasıl olsa ödeyen çıkar. Otomobil sahipleri önce masrafı paylaşmak için arabaya dört kişi bulmak gibi çözümlere gideceklerdir; sonra trafik rahatladığı için, böylece zamandan kazandığı için bu meblağı ödediğine memnun bile olacaktır.

Toplu-taşıma yolcusu, daha az yer işgal ettiği üzere daha az ödemelidir; ama diğer şehirlere göre daha çok ödeyecektir.

Not: Yukarıdaki teklif yaratıcı bir çözüm değil; olsa olsa bu kapitalist şartlarda "olması gereken"dir. İstanbul'a aşırı yığılan insanların ödemesi gereken bir bedel, hattâ bir cezadır. Ortada bir suç var, ceza ödenmeyince ne adalet sağlanıyor, ne de caydırıcılık oluyor. Asıl çözüm elbette büyükşehre yığılma suçunun işlenmemesidir; motorlu taşıtlarından motorsuzlara; karayolundan demiryolu ve denizyoluna yönelmektir.

Öğrencilerin de, özel şirket ve devlet memurlarının da işe giriş çıkış saati aynıyken İstanbul'da trafik sorunu devam eder, ne kadar yol metro yapılırsa yapılsın toplu araçlara teşvik edilirse edilsin sonuç aynı. Dikkat ederseniz trafik hep aynı saatlerde oluşuyor.

İstanbul trafiğine çözüm için binaların komple yıkılıp tekrardan bir düzen oluşturmaktır.

2019 diye gösterilen metro tranway gibi toplu taşıma projelerinin şuanda faaliyet göstermesi bi nebze olsun rahatlatabilirdi ancak herkesin kendi hususi aracını kullanması ve hergün piyasadan alınan araçlar yüzünden biraz zor gibi gözüküyor

Köylüleri köylerine geri yollamak.