Şimdi Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisine bakmamız gerekir öncelikle.

İnsanın en önemli ihtiyaçları görüldüğü gibi yemek, içmek, seks, giyim, uyumak, solumak ve barınmaktır. Bu maddelerin çoğu özellikle de "barınmak" sadece mühendislik sayesinde mümkündür. Sonuçta artık mağara ya da çadırlarda yaşamıyoruz. Hiyerarşik olarak şemaya bakarsanız görürsünüz ki sanatı da kapsayan estetik değerler 3. Ana seviyenin ikinci basamağındadır. Yani önemi ihtiyaca atfedersek ki temel ihtiyaçlar karşılanmadan diğer ihtiyaçlara sıra gelmez, mühendislik sanattan daha önemlidir. Evi, giyeceği, seksi, havası, suyu, yiyeceği, uyuyacak yeri ve zamanı olan insan öncelikle sosyal ihtiyaçlarını tatmin etme yoluna girer. Bu tabi ki manevi ihtiyaçlardan da ayrılamaz; kimi sosyalizasyonunu sanat galerisinde sağlarken kimi de camide sağlar ki ikisi de manevi ihtiyaçlar grubundadır. Bir insanı 15 gün sanatsız bırakırsanız ardından aynı insanı 15 gün susuz bırakırsanız hangisinin önemli olduğunu kendiniz de gözlemleyebilirsiniz. Suyu da kapımıza, bakkalımıza vb mühendislik getirir, sanatçının bir payı yoktur.
Sanatçının da payının olduğu mühendislik ürünleri tabi ki vardır. En önemlisi mimaridir. Yine de her insan öncelikle kafasına yağmur yağmayan bir çatıya ihtiyaç duyar ardından o ortamın güzelliğini inceler.

Bu da piramit olarak. Mühendislik tabanda sanat ise 6. kademede.