Sanayi devrimi ile başarılı bir teori geliştirdi patronlar. Dediğiniz gibi
işlenmiş gıdalar. - Böylesi bir değişimin 2. Dünya savaşının bitimine denk gelmesi tesadüfi değildir.
- 1950'lerden günümüze Dünya tarım alanlarının %90'nında Endüstriyel (Kimyasal) tarım uygulamaları gerçekleştirilmekte.
- Diyorlar ki insanlığa gıdanın yetişmesi için bu şart.
- Bunu en başta çiftçiler çok sevdi ve hala da vazgeçemiyorlar. Çünkü kimyasal tarım en kolay olanı, ne ekeceğini ne kadar hasat alacağını önceden biliyorsun ve sürprizle karşılaşma ihtimalin neredeyse yok kadar.Bu işin bir tarafı.
- Savaştan çıkmış insanlık yemeyi sevdi ve sonuçlarını sorgulamadı.
- Son 10 yıldır bu sorgulamanın başlamasıyla Organik tarım bilinci dünyada %10'luk bir pay elde etmiş durumda.
- Fakat bu gıdalar kimyasal ürünlere oranla 3-4 kat daha pahalıya satıldığından; kimyasal ürünler pazar payının %40'ı kadar ciro sağlamakta ve buda yine devlet politikalarının ayrı bir kazancı.
- Kısacası parası olan yaşara döndü yine iş.
Topluyorum; Dünya kanser örgütünün açıklamasına göre 2015 yılı kanserden ölümlerin en çok yaşanacağı yıl olacak ve bu sayı her geçen yıl giderek aratacak. Tahmini rakam 15 Milyon insan.
7.4 Milyar dünya nüfusuna bu rakamı böldüğümüzde 490 da 1 kanserden ölme riskimiz olduğu ortaya çıkıyor. Diğer ölüm nedenlerini saymıyorum bile.Hatta kanser ölümleri için 30 yaş altı nüfusu bu rakamdan çıktığımızda diğer ölüm oranlarını da dahil ettiğimizde;- Her 2 insandan biri olarak bu ölümlerle yüz yüze kalıyoruz.
- Bunlar resmi veriler. Ve bence dünya nüfusu hiç bir zaman 9 milyarı göremeyecek.
- Teori denilen şey son derece başarılı bir gerçek.